07 Ekim, 2019

Kamil Paşa ve SAAT KULESİ... BİNTUĞ VE KASIM

Kamil Paşa ve SAAT KULESİ
İzmir’in simgesi durumundaki SAAT Kulesini, dört kez Sadrazamlık (Başbakanlık) yapan dönemin İzmir Valisi olan Kıbrıslı Mehmed Kamil Paşa
Abdulhamid’in 25. culus yılı (tahta çıkış yıldönümü) şerefine yaptırtır.
Kıbrıslı Mehmed Kâmil paşa; sadrazam, maarif nazırı, evkaf nazırı, vali ve yazardır.
Hem geliş hemde gidişte kimlik kontrolleri ile 15 Temmuz Darbe teşebüüsnün gölgesinde yaptığımız İzmir ziyarettinde ; Konak’daki Saat Kulesini görünce yeniden ister istemez Kamil Paşa ve Babı Ali darbesini hatırladık.
Zira İzmir Saat Kulesi’ni yaptıran Kamil Paşa, bir kanlı “darbe” ile görevden/sadaretten ayrılmıştı.
Kamil Paşa ile ilgili birkaç not:
22 Temmuz 1912’de sadârete getirilen Gazi Ahmed Muhtar Paşa ‘ın üç ay sonra istifası üzerine 18 Zilkade 1330’da (29 Ekim 1912) dördüncü defa sadârete tayin edildi.
Bu sonuncu sadâreti esnasında Balkan savaşı ve felâketi vuku buldu. Edirne Bulgarlar tarafından işgal edildi. Barış görüşmelerinde ise şehrin hangi taraftan bırakılacağı hususunda kesin bir karara varılamıyordu.
Bu arada
23 Ocak 1913 günü 'Babıali Baskını' denen DARBE olur.
İttihatçı hareketin önderlerinden Enver bey , Yakup Cemil ve bir grup askerle Harbiye nazırı Nazım beyin toplantısını basar. Karşı çıkan
Harbiye Nâzırı Nâzım Paşa ve yaveri öldürülür. Enver bey elindeki tabancasıyla Sadrazam Kamil Paşa'nın odasına girerek, görevinden ayrılmaya zorlar.
Bab-ı Âli baskınıyla İttihat ve Terakki cemiyeti sadrazam Kâmil Paşa'ya zorla istifa mektubunu imzalatarak hükümete tamamen hakim olur ve İttihatçılar 6 ay sonra yeniden iktidara gelirler. Böylece Kâmil Paşa’nın siyasî hayatı İttihatçılar’ın bu kanlı faciasıyla sona erer (15 Safer 1331 / 24 Ocak 1913).
Sadrazamlık, sözde partiler üstü bir kişilik diyerek İttihatçılara iktidar yolu açan Hareket Ordusu Komutanı Mahmut Şevket paşaya verilir. İttihatçı darbenin gerekçesi olarak “Kamil paşa hükümetinin Balkan komisyonunun kararlarına baş eğmesini engellemek” olarak sunulur.
Fakat daha kötüsü olur 3 Şubat ta Bulgarlar Edirneyi bombardımana başlarlar. 6 mart ta Yunanlılar Yanya yı alırlar.
28 Mart ta Edirne teslim olur.
Sonunda Mahmut Şevket paşa kaderine razı olur ve barış ister.
3 aylık bir savaştan sonra İtihatçıların (İT) göreve getirdikleri kendi adamları olan Mahmut Şevket paşa tüm istekleri kabul etmek zorunda kalır.
........................
Fotoğraf açıklaması yok.
ŞAİR EŞREF (1846 - 1912) ACIPAYAM’da KAİMAKAM, KAMİL PAŞA İzmir’de VALİdir
Şair Eşref, 14 Ağustos 1893’te Garbi Karaağaç (Acıpayam’a) atanarak 1 Mayıs 1894’de Buldan’a tayin olana kadar Kaymakamlık yapar.
Acıpayam’da yazdığı şiirler ile şairlik şöhreti yayılmaya başlar.
Eşref, Kaymakam olarak Acıpayam’a atandığında gelmiş bir bakmış ki ne karşılayan var, ne arayan ne soran.
Kaymakamlıktaki memurlara sorduğunda;
“ -Belediye Başkanı Nerde?
- Şehir dışında.
- Meclis azaları nerde?
- - Dağda, bağda. Onna aaşama gelirlee. “cevabı.
Ve
“Kazara kaza olmuş Acıpayam Kazası,
Sığır gütmekten gelir Belediye Meclis Azası”
diyerek durum tespiti yapar.
”Acıpayam’da var bir bakkal ile bir fırın,
Peynir-ekmek yiye yiye ne ağız kaldı, ne burun” diyerek mevcut durumu resmediyor. “Hiç insaf kalmamış ben-i ademde,
Anamız ağladı Acıbadem’de” diyerek sıkıntılarını haykırıyor.
Acıpayam’ın o dönemde ilçe merkezinden büyük olan Karahöyük köyünde antik çağdan beri kurula gelen yörenin de en büyük hayvan pazarı kurulurmuş.
Şair 83 de Karahöyük pazarına gitmiş ve hayvan pazarına uğramış.
İçindeki nüktedanlık duyguları kabarır.
Etrafına bakınarak köylülere laf çarptırmak isteyerek;
“Üf amma da çok eşşek var”, der.
Çarıklı Erkan-i Harp lafın altında kalmaz ve cevabı yapıştırır:
- “Doğrudur beyim, hemide eşeğin hası İstanbul’dan geliyoo”
PAŞAM, EŞEK “KAMİL”DİR
“Eylemem ölsem de kizbi ihtiyâr,
Doğruyu söyler, gezer bir şâirim;
Bir güzel mazmun bulunca, Eşrefâ!
Kendimi hic eylemezsem kâfirim...”
Diyen Şair Eşref, kimleri hicvetmez ki?
İzmir Valisi eskiden iki kez başbakanlık yapan ve gelecekte iki defa daha başbakan olacak olan Kamil Paşa ile Eşref’in arası oldukça iyidir.
Kamil paşa ilçeleri denetlemeye çıkacaktır. Yola çıkmadan önce denetime çıkacağını, Acıpayam’a da uğrayacağını telgrafla Eşref’e bildirir.
Paşa yola çıkar, uğradığı yerlerden Eşref’e telgraflar gönderir:
Aydın’dayım, sana uğrayacağım”,
“Nazilli’deyim, sana uğrayacağım”
“Denizli’deyim, sana uğrayacağım”...
Derken Acıpayam’a uğramadan Gölhisar’a geçer ve oradan da bir telgraf: “Gölhisar’dayım, sana uğrayacağım”.
Artık Eşref dayanamaz ve bir cevap telgrafı gönderir:
“Paşam dönüşte inşallah “kaza”ya uğrarsınız”.
Paşa kazaya uğramadan Kaza’ya uğramıştır, görüşürler, birlikte yola çıkarlar.
Eşref Denizli’ye kadar eşlik eder.
Paşa at arabasında, Eşref de eşekte.
Birlikte muhabbet ederek yol alırlar.
Yolda kenarı uçurum olan yollarda Kamil Paşa arabayı Şair Eşref’in üzerine sürer, uçuruma doğru yol kenarına doğru adeta iteler.
Sonra da:
“Dikkat et Eşref, uçuruma düşeceksin” der.
Eşref bu lafın altında kalır mı, hemen yapıştırır cevabı:
- “Merak etmeyin Paşam, eşek “kamil” dir, yolunu bilir”
.................
BİNTUĞ VE KASIM
Kamer Genç, öldü haberleri ile aklıma geliverdi.
Bintuğ Arıburun…
Dedesi ;
Çanakkale'de son ferdine kadar şehit düşen ünlü 57. Alay'ın ŞEHİT kumandanı Hüseyin Avni Bey
Çanakkale ki Arıburun’dan dolayı da soyadı alan Çanakkale kahramanın oğlu general Tekin Arıburun’un oğlu.
Arıburunlara 1960 gece baskını sonrası yapmadıkları kalmamıştı..
Tekin Arıburun, NATO/CENTO destekli milletin bağrına altı oklu hançer saplayan CHP kışkırtmalı serdergelerin oyuna getirilip gece baskını yaptığı 1960 darbe esnasında Hava Kuvvetleri Komutanı.
Yassıada’da Türk ordusunun Genelkurmay Başkanlığı görevinde olan Rüştü Erdelhun’un da tutuklanır, genç subaylar suratına yumruklar indirir.
Darbeciler; tıpkı Genel Kurmay Başkanı Erdalhun paşa gibi 27 Mayıs sabahı ihtilale iştirak etmesi teklif edildiğinde darbeye karşı olduğunu söylediği için Tekin Arıburun’da görevden alınıp Yassıada’�ya gönderilir.
Cezaevinde yatırılır.. Hem de hanımı ile.
Sonra AP’den senatör olur. Senato başkanlığı, Cumhurbaşkanı vekilliği yapar.
Bintuğ’un anası Neslihan Arıburun..
Perihan Hanım mı?
Abdulhamid’in 25. culus yılı şerefine İzmir saat kulesini yaptıran ve birkaç kez Sadrazam olan Kıbrıslı Mehmed Kamil Paşa'nın torunu …
Ürdün Kralı Hüseyin’in ile yeğen..
Cebel-i Bereket milletvekili olarak milli Meclis'te vazife yapan Mustafa Kemal’in hocası Naci Paşa’ın ( Naci Eldeniz) kızı..
Perihan Hanım, - Ankara Hukuk Fakültesi'ne giren ve 1931 yılında mezun- Türkiye'nin ilk hanım avukatlarından biridir
Perihan Arıburun, 1957 seçimlerinde Demokrat Parti İzmir milletvekili olarak meclis dedir.
Hava Kuvetleri Komutanı Org. Tekin Arıburun’un hanımı ..
'Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor' diyen Salim Başol’un mahkemesindeki savunmasında “CHP ve İsmet Paşa'ya” laf etmesinden dolayı Yassıada Komutanı Tarık Güryay;
Neslihan Arıburun hanımı saçından sürükleyerek döver ve “Alın şu kaltağı koğuşuna götürün” � der.
Perihan Arıburun, mahkum edilen yedi kadından biridir. Tam dört yıl iki ay mahkum edilecek ve Yasıada’dan sonra da Kayseri Cezaevi'nde Hava Kuvetleri Komutanı Tekin Arıburun ile birlikte yaklaşık iki yıl yatacaktır.
Cezaevindeki tek karıkoca Arıburun'lardır ve Perihan Hanım, Zeytinburnu muhtarı Kadriye Caymaz ile Ferdane Polat'la da Perihan hanımlara arkadaş olarak cezaevine gönderilir.
Ferdane Polat'la Kadriye Caymaz..
İkisi de koyu "demirkırat" olan bu kadınlar protesto gösterisi yapmaya kalkışınca tutuklanıp apartopar mahkemeye sevkedilmiş ve İsmet Paşa'ya suikast hazırlığı suçuyla mahkûm edilerek Kayseri Cezaevi'ne gönderilmişlerdir
İşte öyle bir kişinin oğlu Bintuğ ile “Oruboys “ şerefine erenlerin eseri 80 darbesinin Meclise taşıdığı, Meclis Başkanvekili de olan Kamer Genç’in oğlu Kasım; aynı yerde, aynı odada “sesizlik “ içinde çalışıyordu.
Sanki ikisi de ahraz..
Bunu sağlamak ne menem iştir… ?
İşte devlet böyle farklılıkları, olmazları olduruverir..
Onca anlı şanlıların es geçtiği, hatta engelinden dolayı acıyarak baktığı, fakat milletin son yüz yılının tarihi sayılacak bir hafızaya sahip ailenin çocuğu..
Bintuğ’u keşvedince “Paşa babama yapılanları ailemize yaşatılanları sana anlatacağım. Hele bir emekli olayım. Yakın derdi.”
Sanki biz TBMM’de kalacakmışız gibi..
Biz hem de AKP döneminde Meclisten uzaklaştırılınca, birkaç yıl sonrada Bintuğ Arıburun emekli oldu.
Sonradan Devlet babasına ilgi gösterip, kıyıda köşede tuttuğu Bintuğ beyi resmi törenlere davet edilerek bir anlamda “konuşma” mı mesajı verdi ki?
Dedik ya…
Burası Anadolu..
İç İçe Oluşların Memleketi..

Hiç yorum yok:

kim nerde görmüş ise öyle bilir....... Necati Çavdar

  https://www.facebook.com/photo/?fbid=10155049048712700&set=a.10153847261797700 https://www.facebook.com/photo/?fbid=10150497860737700&...