VİRÜS; İMKAN SAĞLAR MI?
Virüs dolayısıyla
insanlığın içine düştüğü vaziyet,
ekonomik, sosyal, siyasi, dini
yapılanmalarda yeni imkanlar sağlayabilir.
Yeni düzen oluşturulabilir.
İşte Virüs mahkûmiyetinin 4. Gününde İnzivadan/itikaf dan 7
maddelik inciler:
1- EKONOMİ :
Uzak yerlere değil insanların yaşadıkları ve çabuk ulaşacakları işyerleri teşvik edilmeli..
Uzak yerlere değil insanların yaşadıkları ve çabuk ulaşacakları işyerleri teşvik edilmeli..
Krizlerde
tüm ekonomi tıkanmamalı. İnsanlar evinde
yada yakın çevresinde iş
yapabilmeli..
Koca koca
devasa sanayi tesisleri değil fason üretim yapacak küçük işletmeler ön plana
çıkarılmalı
Şehirler
kalabalık değil dağınık ve mutlaka üretime yönelik alanlara sahip olmalı.
İnsan, eve mahkûm
olmamalı. Her yaştan ve cinsten insanın meşgul olabileceği bahçeli evler
oluşturulmalı. Hem üretim hem vücut hem ruh sağlığı korunmalı.
Teşvikler,
üretene ve de üretime verilmeli..
Paradan para değil üretimden para
kazanma yolları açılmalı.. Vergi yük
değil kolay ödenecek şekilde ve de - kamu
imkanlarının- vergilerin harcaması
şeffaf, çok katı kurallara, ağır
yaptırımlara bağlanmalı..
2- DEVLETLER:
Öncelikli olarak insanı /canı ve ticari
yolları koruma esaslı olmak üzere örgütlenmeli…
Ticaret
önündeki her türü engel kaldırılmalı.
Üretim esas
olmalı..
Yer altı ve
yer üstü tabi kaynaklar insanlığın ortak değeri olmalı. Ucuz ve kolay erişilebilmeli..
Sınırlar; anlamsız ve krallara iş bulma alanı olmamalı.
İnsanlar; silah ve şiddete sarılmadan
her alanda düşüncelerini ortaya koyabilmeli..
3- SAĞLIK;
Hastalığı
tedavi değil İlim adamları çalışmalarını paylaşarak birlikte yürütecek İmkânlar
oluşturulmalı.
4- SİYASET:
Daha
öncede teklif ettiğim dijital teknoloji
imkanları sonuna kadar kullanılarak “e-meclisli” idareye geçilmeli..
Tüm
vatandaşlar; her alanda tolumu ve ferdi
ilgilendiren her işe katılabilmeli. Her meslek gurubu kendini ilgilendiren
alanda ki idarenin karalarlarına mutlaka
dahil olmalı.
Belediyeler,
valilikler bakanlıklar ve meclisler
hantal binalardan uzaklaşarak hizmet
odaklı ve de kontrol, murakebe , yönlendirme işini öne çıkarmalı..
“Koruma
ordulu”, teşrifatlı idareden sade, halka yakın, iç içe bir yönetim anlayışına
girmeli..
5- SOSYAL: Soyal alanda dijital çağın
tüm imkânları kullanılmalı.
6- ÖĞRENİM:
Koca koca
işe yaramaz binalara yatırım yapılmalı.
Klise
düzenli koca amfilerde ne ilim olur ne üretim. Olmuyor da..Bunlardan vaz
geçilerek her meslek kendi icabına göre işin başında verilmeli..
Basit, sade
mekanlarda çok az zaman geçirilecek tarzda uygulamalı öğretime geçilmeli.
Dijital
teknoloji en etkin şekilde kullanılarak az hoca, çok talebe düzenine geçilmeli.
İlk mektepten
en yüksek kadameye kadar işi bilen,
kendini yenileyen, üreten hocalara yer verilerek teknolojiyle insana
ulaşılmalı..
Her
kademedeki talebe genel kültür yanında iş beceris ve sanat sahibi olmalı..
Sıpyan
mektepleri hariç her kademedeki öğrenim herkese açık olmalı.
Hangi yaştan
ve meslekten olursa olsun isteyen istediği alanda öğrenim alabilmeli ve de
başaran devam etmeli.
7-
DİNİ
MEKÂN VE ÖĞRENİM:
Camiler kapandı.. İhtiyaç kalmadı..
Peygamberi metoda aykırı koca kürsülerde
bağırıp çağıran müşterisine(cemaate) caka satan tipler çok şükür millete yük
değil..
Camilerin, ibadet için toplanılan
mekanların kapanması dolayısıyla insanlar; ibadetlerini yapmaktan da vaz geçmiş
değil.
O halde daha önce de sık sık yazıp
konuştuğumuz gibi her yerde büyük camilere ihtiyaç yok.
Yıllık kongre olan Bayramlar,
Haftalık kongre buluşması olan Cumalar
gibi ; Gösteri, miting ibadetleri için şehirlerde bir tane büyük cami..ya da
çok gayesi olan meydan oluşturulmalı..
Toplu ibadetler ve haftalık, yıllık
meselelerin halli buralarda yapılmalı
Mahallerde çok sayıda çok küçük
mescitler olmalı..
Böylece boşa masraf yapılarak, insana
harcanması gereken kaynaklar atıl, şekilsiz estetikten uzak ucube binalara harcanmamalı.
En önemlisi binlerce işe yaramaz ,
kültürsüz, her hangi bir sanatı olmayan, ezberci, tefekkürden ve insandan uzak
DEVLET MEMURU tipli dinden geçinenler önlenerek insana öncelik veren kaliteli
önderler yetiştirmeli.. Veya kaliteye fırsat tanınmalı..
26 Mart 2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder